Site hosted by Angelfire.com: Build your free website today!

İkinci Gün: Salda Gölü-Çandır Etabı, 16 Haziran 2009

UFO’dan Lipstick Traces ile uyandık. Djü’nün cep telefonundan ZZ Top ve J.Lee Hooker’dan birer kahvaltı öncesi parçası. Antepli İsmail Usta güzel bir kahvaltı hazırladı. Yeşilova, Yarışlı gölü, Hacılar, Çeltikçi, Bucak, Çoban pınarı, Elsazı ve Çandır etabını yaptık.

Nefis bir yayladan geçtik

Yeşilova’da kiraz yemek için park ederken, yani durduk yerde Djü yine eşeği yıktı. Sha yine Djü bakmadığı sırada gizli gizli güldü. Djü baktığında çok üzülmüş ve endişelenmiş gibi davranıp yardım etti. Mou kahkahalarla güldü. Djü yine çok sinirlendi

Bucak’ta ATM arandı ve yemek ve berber molası verildi. Sha, Mou’nun motorcu bıyıklarının aynısından yaptırmak istedi. Berber genç ona şahane bir camoka bıyığı yaptı. Sha once çok ürkütücü olduğunu düşündü. Djü ve Mou O’na çok değil korkunç- ürkütücü durduğunu söylemedi.

Ayna uf oldu

Çobanpınarı Çıkışı- Bu kez çok kötü bir toprak yoldan asfalta çıkarken, çok yavaş bir dönüşte Djü eşeği tekrar yıktı. Bu kez Mou bile açıkça gülmedi. Bu sefer az hasarlı bir durum. Sağ ayna kırılmadan yerinden çıktı. Mou ve Sha çok endişelenmiş gibi yaptılar. Djü çok ama çok sinirli idi. Mou ve Sha aynayı yerine takmaya çalışır gibi yaptılar. Djü onlara bakmazken kendilerini tutarak içlerinden güldüler. Patlayacak gibi oldular. Djü aynayı içeriye japon yapıştırıcı ile yapıştırmaya kalktı. Sonra da selobant ile sararak tutturdu. Mou ve Sha uzun süre için için güldüler

Yazılı Kanyon

Sha ve Mou

Yazılı Kanyon

Djü ve Sha

Sha ve Mou

“Eşek Devirme” hadiseleri irdelenirken

Yazılı Kanyon

Sıpalar

İkinci Gün: Bilanço

Salda, Yarışlı gölü, Hacılar, Karacaören (Nüfus 72) Aksu, Akyayla, Bağsaray (Çok güzel bir köy), Çeltikçi, Bucak, Çamlık’a kadar çıkış, Çamlık’dan sonra olağanüstü bir manzara ve çok uzun bir iniş. Aşağı Gökdere’den Çandır’a iniş.

Nefis bir kanyondan geçerek (Mou “yazılı kamyon” diye bir yeri arıyordu:) Çandır’a indik. Girişte bizi ormancılar karşıladı. Onlarla birer çay içip sohbet ettik. Sonra kalacak yer aramaya gittik. Göksu boyunca iki tane tesis var. İkisi de gerçekten güzel. İlk ziyaret ettiğimiz daha güzel olmakla birlikte alkol olmadığı için pas geçildi. Baysallar’ın balık (ve devekuşu) çiftliğinde yemek yiyip gecelemeye karar verdik.

97 deki bisiklet turundan hatıralar anlatıldı. Djü M-Lee ve bir iki kişi daha 1997 de bir bisiklet turunda yazılı kanyon boyunca iniş yaparak Çandır’ı keşfederler. Fırıncı ve bir iki kişi ile sohbet ederler, arkadaş olurlar. Sonraki yıllarda bir turda tekrar uğrarlar ve fırıncının karısına bazı kitaplar hediye ederler. Burada bir ekip üyesi M-Lee hep hatırlanır. Çok yavaş hareketleri, üşengeçliği tembelliği ve dağınıklığı ile ilgi odağı olmuştur.

Mou sordu: “Peki bu adam bu kadar tembelse bu yorucu bisiklet turuna nasıl çıkıyor?” Djü dedi ki: “Yazılı Kanyon, yukarıdan Çandır’a dek hep iniş, kilometrelerce iniyorsun. Sırf bu yüzdendir:)”

  • Mou: (delice akan Göksu’ya bakarak) “Burada yüzülür mü acaba?”
  • Sha: “Evet, akıntıya karşı saatlerce yüzersin, hep aynı yerde durabilmek için…”
  • Djü: “Bir tür yüzme bandı diyelim…”

    Yarın Fırıncı kesinlikle ziyaret edilmeli dendi. Peki ismi? Karısı da O’na “fırıncı” dediği için ismi hatırlanmıyor. Ama kesinlikle ziyaret edilmeli, çok ayıp olur.

    Yemek yediğimiz balık çiftliğinin sahibi orada kamp kurmamaza izin vermedi ve haklı nefretimizi kazandı. İçkili şekilde 400 metre civarında bir uzaklığı motorla gitmek zorunda kaldık. Köye girdik ve ormancıları bulduk. Bahçelerinde kalıp kalamayacağımızı sorduk. Ormancı Adnan, sağolsun, nöbetçilerin yatakhanesinde boş yatak olduğunu orada kalabileceğimizi söyledi.

    İnsanlık için gayet konforsuz ama bizim için şahane bir yer olan yatakhanede üç yatak boştu, ama birisi çarfaşsız ve yastıksızdı. Djü yine liderliğini gösterdi, cansiperane fedakarlıklarını ikileyerek “burada ben yatarım” dedi. Bakalım, bunun nedenini ileride anlayabilecek miyiz? Bu Djü bakalım sinsice neleri öngörüyordu?

    Bilanço: Djü’den iki adet eşek devirme vak’ası. Birincisi park halinde iken, diğeri sıfır kilometre hızla sağa dönerken. Sağ ayna selobantla tutturuldu ve devam. Ağır, ağır, huzurlu bir 185 km. Çandır’a gidişte başka bir yol tercih edildiği için yazılı kanyon civarında yol biraz uzadı. Ancak bu şahane manzaralar görmemize neden oldu.

    Devamı için;

    Ana Sayfa – Derin Anadolu
    Devam: Üçüncü Gün: Çandır-Bozkır etabı

    Email: ridinginnercircle@gmail.com